- Dolar: 32.1715 - Euro 34.9020
EUR Alış: 34.9020
EUR Satış: 35.0419

Jetgiller

… Çocukluğumun mizah dergilerinde ağzından ateşler saçan ejderhaya benzetilirdi enflasyon. Karşısında işçi ve memurlar asla kazanamayacakları bir mücadelenin savaşını verirlerdi. Ağzından ateşler saçan enflasyon canavarı yıllar boyu zulmetti milletimize. …


  • Özlem B. Seren - Ocak 30, 2023 -




Nerde benim uçan arabam? Nerde benim robot hizmetçim? Ocak 2023’teyiz ama işe hala toplu taşımayla yerden gidiyorum. Oysa çocukluğumuzda, Jetgillerdeki gibi uçan taksilerle seyahat etmeyi hayal ederdik 2000’lerde.  2023’e geldik ve işler hiç de umduğumuz gibi değil. Sadece uçan arabalar eksik olsaydı iyiydi ama öyle mi ya.

Çocukluğumun mizah dergilerinde ağzından ateşler saçan ejderhaya benzetilirdi enflasyon. Karşısında işçi ve memurlar asla kazanamayacakları bir mücadelenin savaşını verirlerdi. Ağzından ateşler saçan enflasyon canavarı yıllar boyu zulmetti milletimize. Onca yıldan sonra hâlâ aynı canavarla mücadele içindeyiz. Ama bazı farklarla… O günlerde elinde bond çantası eski takım elbisesiyle çizilen memur artık biziz.   O zaman emekli ikramiyesiyle ev alabilen memur bugün havasını alıyor. O gün fakirdik fukaraydık ama ülkenin kamu malları kamuya aitti, bugün yabancıların elinde. Eğitim sisteminden o gün de şikâyet ediliyordu; ama bugünkünden kat be kat daha kaliteli ve başarılıydı eğitim. Sağlık sistemi o zaman da randımanlı değildi; ama en azından devlet hastaneleri yaygındı, insanlar bedelini ödeyemeyecekleri özel hastanelere mecbur bırakılmamışlardı. O günlerde de siyasetten, siyasetçilerden, demokratik olmayan ortamdan, yasaklardan şikâyetçiydik; ama sanat bugüne oranla kat be kat daha özgürdü, insanların okur-yazarlığı, kültürü, oturması kalkması, ahlâkı bugünkünden çok daha düzgündü, kaliteliydi. Televizyonlar çöp değildi. O zaman da yolsuzluk,  dolandırıcılık vardı siyasetçilerin arasında; ama bugünkü gibi dört beş farklı kurumdan maaş almak, kamu malını peşkeş çekmek, ihaleleri kendi cebine akıtmak bu kadar normalleştirilmemişti. Hatta asla bugünkü gibi yaygın değildi. O zaman da basın özgürlüğünün olmadığından yakınıyorduk, ama bugün bakıyoruz ki beterin beteri varmış. O zamanlar heyecanla ve güvenle milli piyango alabiliyorduk. Bugün piyangonun kime vuracağını zaten biliyoruz. Varın gerisini siz düşünün.

İşte geldik 2023’e! Son 10 yıldır devam eden ‘Lozan’ hikâyesinin de sonuna geldik. Hayatımızda değişen bir şey yok. Jelibonlar nerde stoklanıyor, hangi limanlardan ihraç edilecek, dünya jelibon ihtiyacı ülkemiz tarafından ne zaman karşılanacak? Çıkarılması yasak olan, Lozanca engellenen madenler, petroller, doğalgazlar fışkırmadı henüz. Her ne kadar son zamanlarda birkaç ‘Gaz bulduk!’ haberi çıksa da faturaya yansıyan bir şey yok! Uçan arabalarımız yok ama bari ucuz fiyatlarıyla bizi sevinçten uçuran gazlarımız olsaydı!

2023’teyiz ağzından ateşler fışkıran enflasyon canavarı karikatürü pek çıkmıyor karşımıza; çünkü mizah dergileri hem sansürden hem de kâğıdın pahalı oluşundan yaygın değiller. Ama canavar aramızda ve sürekli cüzdanımıza ateşler salıyor. Dolmuşa biniyoruz ateş, markete gidiyoruz ateş, eczaneye gidiyoruz ateş … barınmak ateş, tüm temel ihtiyaçlar ateş pahası. Yaşam standartlarımız o kadar düştü ki insanlarımız kendilerine kaliteyi, konforu yakıştıramaz hale geldi.

Ekonomistler bunların iyi günlerimiz olduğunu söylüyor. Seçim yatırımı olarak dağıtılan paranın hepsinin milletin cebinden plansız ve kontrolsüz olarak dağıtıldığı düşünülürse ekonomistlere katılmamak mümkün değil. Peki, bugün böyleysek seçimden sonra bizi neler bekliyor!

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir





İlginizi Çekebilir

  • Konuk Yazar
  • Mayıs 18, 2024
ZAMAN HER ŞEYİN İLACI MIDIR?
  • Mehmet Nergiz
  • Mayıs 18, 2024
Latmos Dağlarında Bayram
  • Mehmet Nergiz
  • Mayıs 18, 2024
Şeker Gibi Bayram
  • Oktay Çayırlı
  • Nisan 1, 2024
Kısa bir seçim analizi